Sinema bir yıldızını 11 Ağustos 2014’te kaybetmişti. Vizyona giren son filmi “The Angriest Man in Brooklyn – Asabi Adam”da sadece 90 dakikalık ömrü kaldığını sanan bir adamı canlandırmıştı. Robin Williams’ın, Oscar ödülünün yanında, altı Golden Globe, iki Screen Actors Guild (Amerikan Oyuncular Birliği Ödülü) hatta bir de müziğin oscarları denilen Grammy ödülü kazanmış dev bir kariyeri vardı.
Williams, çarpıcı yeteneğinin yanında insanlara umut ve yaşama sevinci veren hayata değer katan anların oyuncusuydu. Bir nesil, Ölü Ozanlar Derneği ve unutulmaz Bay Keating karakteri sayesinde kankalığın sadece komik espriler – şakalardan ibaret olmadığını, edebiyatın o gizemli dünyasıyla öğrenmişti.
Aslında onun kaybı biraz da bu yüzden çok acı oldu; çünkü Williams her şeye rağmen yaşamın değerli olduğunu hatırlatan anların adamıydı. Huzurlarınızda onun anısına saygıyla yaptığımız bir derlemeyle, Robin Williams replikleri ve ondan aldığımız hayat dersleri.
Onunla hayat bir terapi gibiydi
Sivri diliyle eleştirirken fena tokatlardı
Bel altı vurmak en sevdiği ve en iyi yaptığı şeydi
Savaşa hep mizahla yaklaştı
Din algısı çok farklıydı
Olimpiyatlar hakkında akıl alan tespitleri vardı
Teknolojiye uzak kalmadı
Sözünü asla sakınmazdı/h2>
Williams, Amerikan Stand-Up kültürünün en etkili figürlerinde biriydi. Hınzır zekasıyla siyasetçileri yerden yere vururdu
Soğuk savaş dönemi Amerikan başkanlarından Ronald Reagan hükümetini Star Wars’ la özdeşleştirirken.