Öncelikle hepinizin Dünya Çevre Günü kutlu olsun, günü anlam ve önemine uygun en temiz ve keyifli ulaşım aracı bisikletle ilgili pek işinize yarayacak bir liste yaptık.
Sevgiliyle, arkadaşla, çoğu zaman da yalnız bisiklete binip yolda olmak bize hep bir romantik gelir. Hatta sevgilimizi “adaya gidip, bisiklet sürelim, tatlı tatlı” diye darladığımz zamanlar da olmuştur.
Gönül ister Amsterdam’ın düz yolları bizde de olsun, biz de tıkış mıkış otobüs ile yolculuk yapmak yerine ferah ferah bisikletle gidelim her yere. Maalesef bu mümkün değil ama yine de koskaca İstanbul’da bisiklet yolu da yok değil. Her ne kadar yaya işgali altında da olsa zar zor bulabildiğimiz bisiklet yollarını sizin için derledik.
Huzurlarınızda şevkle pedal çevireceğiniz İstanbul bisiklet yolları listemiz.
Ortaköy – Bebek Sahil Yolu
Bu sahil yolu bisiklet sürmek için en havalı yoldur. Genelde koşan, koşarken kameralara poz veren birçok ünlüye burada rastlayabilirsiniz. Burada yanınızda olacak bir sevgili veya arkadaşa ihtiyaç yoktur, muhteşem manzara size yetecektir.
Yolunuzun sonu Bebek’te oturup bir kahve molası vermek isterseniz şu an herkesin dilinde olan Cup of Joy’u şiddetle tavsiye ederiz. Bebek Parkı’nda oturup çay içmekte var tabii.
Kocamustafapaşa – Samatya Yolu
Genelde öğrencilerin oturmak için tercih ettiği Kocamustafapaşa bisiklet sürmek için tehlikeli olsa da Samatya’ya Kumkapı’ya doğru yol almak pek keyifli olacaktır. Tarihi yarım adanın en kuytu köşesinde kalmış mekanları keşfedebilir. İkinci bahar dizisiyle bizi mest eden o meşhur meydanda iki tek atıp yorgunluğunuzdan sıyrılabilirsiniz.
Polenezköy
Doğa harikası olan bu yerde ormanın içlerinde bisiklet parkurları çokça mevcut. Kendi bisikletinizle gidebilir veya oradan kiralayabilirsiniz. Sabah organik bir kahvaltı yemeden bizce bisiklet sürmeye başlamanız hata olur. Önce güzel güzel kahvaltınızı yapın, sonra yolda olmanın keyfine varın. Tavsiyemiz yanınızda birinin olması. Arada oradaki şirin köylerde de durmayı ihmal etmeyin.
Büyükada
Bir ada klasiğidir. “Sevgili ile beraber yapılması gereken şeyler” listesi olsa birinci sıraya yerleşecek olan maddedir. Arada bisiklet sürerken yapılan öpüşme egzersizleri ya da aynı fotoğraf karesine sığmak için canınızı tehlikeye atmak da bunlarda biri.
Deniz kokulu, yosun kokulu, toprak hatta tezek kokulu yollarda bisiklet sürmek on numara beş yıldız bir harekettir. Büyükada’da ise iki nefis bisiklet parkuru var. Dileyen 14 kilometrelik büyük turu, isteyen biraz daha kısa olan küçük turu tercih edebiliyor.
Ama yazın Büyükada’nın kalabalıklığı size göre değilse Heybeli Ada’nın sakin ve duru atmosferi tam sizin için.
Caddebostan Sahili
Sadece Caddebostan sahilinden ibaret değil elbet. Fenerbahçe yakınlarından başlayıp Bostancı’ya kadar bir 5 kilometre uzayan bisiklet yolu var. Hafta sonları bu yolda bile trafik olmuyor değil bazen. Zaten bu yolları pek içselleştiremediğimiz için önünüze atlayan yayalara dikkat etmenizde fayda var. Bunun dışında İstanbul’da bisiklet yolunu hakkı ile veren bu rotada çimenlerde uzanıp mola da verebilirsiniz.
Bostancı – Kartal Sahili
Bu yol Caddebostan’dan gelen bisiklet yolunun devamı niteliğindedir ve ta Kartal’a kadar uzanır. İDO iskelesinden sonra yeniden başlayıp Kartal’a kadar uzanan sahil şeridinde bisikletlilere bir şerit yapılmış durumda. Şimdiden uyarmak gerekir ki bu yol tam anlamıyla piknikçilerin işgali altında! Sürerken moda girmek istiyorsanız mümkün değil, belli bir tempoyu tutturmak zaman alıyor ama Kartal’a varırsanız piknik yerleri listemizde bahsi geçen Aydos tepesine çıkıp muhteşem günbatımını izlemenizde fayda var.
Haliç Turu
Boğaz kadar iç açıcı olmasa da yine bir potansiyeli var buranın. Çünkü sizlere Balat’ı vadediyor. Özellikle fotoğraf meraklarının tüm gününü buraya ayırıp sahil şeridini aşıp Balat’ın tarih kokan sokaklarında dolaşması gerekiyor hatta özellikle kaybolun! Rengarenk evlerin, Arnavut kaldırımlı sokakların yanı sıra bu rotada sosyal medyada paylaşabileceğiniz ve like’lara boğulacak olan Fener Rum Patrikhanesi var.
Mola vermek için de gidilmesi gereken en iyi mekan Balaturca’dır.
Yoros’tan Riva’ya
Burası biraz büyük düşünenlere. “Ben bisiklet yoluna çıktım mı adam akıllı bir yerlere giderim” diyenlere. Burası bisikletseverler için bir vaha gibi. Köyler, dereler, ormanlar ve geniş çayırlarla örülü bölge motivasyonunuza motivasyon katacak. İlk hedefiniz Ceneviz Kalesi Yoros’tan başlayıp Anadolu Feneri’ne ulaşmak. Burası küçücük, tatlı mı tatlı bir balıkçı köyü o yüzden buranın tadını çıkarın önce. Sonra bol oksijenle çiftlik evlerinin arasından sıyrılıp Riva’ya ulaşın. Bu zorlu ama sizi fazlasıyla tatmin edecek yol sonunda da bir denize girmeyi hak ettiniz bizce.
Koru ve kasırlar
Emirgan Korusu, Yıldız Korusu, Hidiv Kasrı, Beykoz Korusu daha küçük çapta takılmak isteyenler için uygun yerler. Yeşil parkların içinde zırt pırt durup çimenlere uzanma kolaylığı var ama yokuşlar da yok değil hani.
Bunlar bana yetmez diyenlere harita bonusu:
Havalı bir bisiklet isteyenlere özel aksesuar bonusları:
Bisikletteki en havalı şey şüphesiz sepettir.
Kitabını, dergisini yanından eksik etmeyen entel sürücülere özel alternatif.
İçinde çevreye dair birçok şey besleyenlere… (Skulent mi o?)
Yağmurlu günlerde de bisiklet sürebilin diye.
İçeceğini allayıp pullayıp pamuklara saranlara.
Bisikletini çok amaçlı kullananlara.
Babaannesinin evindeki dantelden kopamayan vintage delisine.
Tasarım işini abartanlara.
Gösterişi, şatafatı çok sevenlere.