Bugün Paris’de mizah dergisi Charlie Hebdo’nun merkezine silahlı kişilerce saldırıldı. Beş dakika süren saldırı süresince 12 masum insan hayatını kaybetti. Derginin önemli çizerleri artık hayatta değil. Saldırganlar kaçtı, kaçarken yerde yaralı bir şekilde yalvaran polis memurunu öldürmeyi de ihmal etmediler. Tüm dünyada bugün maalesef yine aynı şey konuşulacak: İslami terör.
Bizim medyamızda ise yine aşağıda sıraladığımız kısacık liste konuşulacak. Çünkü bu katliamların sonunda hep aynı savunma mekanizmalarını konuşuyoruz. Bugün tv izlemenize gerek yok. Charlie Hebdo saldırısı ile ilgili duyacaklarınızı sizin için aşağıda özetledik.
1. Batılı güçler ve İsrail, İslam’ı dünyaya kötü göstermek için yaptı
Bu argümana dönem dönem “Eden bulur” desteği geliyor. Yani batılı güçler yapmadıysa da, iyi olmuş. Haliyle batılı güçler değil de, radikal İslamcılar yaptı o zaman düşüncesi doğuyor. Hemen ikinci madde devreye giriyor.
2. Radikal İslam yoktur
O halde “Eden bulur” tezi çöküyor; çünkü bunu batılı olmayan birileri yaptı ve radikal de değiller ama yaptıklarını İslam adına yaptıklarını söylüyorlar. Hâl böyle olunca çabucak 3. maddeye sıra geliyor.
3. İslam bu değil
Biliyoruz değil ama konu bu değil. Konu, birileri İslam adına masum insanları katlediyor. Bu aşamada iki yönelim önünüze geliyor: Onlar masum değillerdi eden bulur (birinci maddeye dönüş) ya da 4. maddeye geçiş.
4. İslamofobi
Nedense daha saldırıların olduğu ülkelerin devlet görevlilerinden net açıklamalar gelmeden bizdeki yetkililer her gördükleri mikrofona islamofobi diyorlar. Aslında bu saldırılar islamofobi olduğundan gerçekleşmiyor, aksine bu tip saldırılar yüzünden islamofobi büyüyor. Yani sebep sonuç ilişkisi yanlış.
Bu tip olaylardan sonra islamofobi diyerek kelimenin anlamını boşaltmak yerine, mevzunun özünü lanetlemek daha kritik bir yönelim olmaz mı? Mesela bu tip saldırılar yüzünden İslam dünyanın geri kalanında artık kardeşliğin, iyiliğini, güzelliğin dini olarak algılanmıyor ve İslamofobi büyüyor. Sonra yine benzer katliamlar, akabinde yeniden yukarıdaki dört açıklama. Bu kısır döngüde bir yanlış yok mu? Birileri katliamlara bahaneler bulmak yerine, anlayıştaki yanlışlığı bağıra bağıra söylemeyecek mi?
