“Benim için mutlu bir gün, bir sayfa iyi yazı yazdığım sıradan bir gündür. Yazının dışındaki hayat eksik, kusurlu, anlamsızmış gibi gelir bana.”
Böyle özetler yazma tutkusunu Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk. Onun kitaplarını okurken tadı damağınızda kalır; bitirdikten sonra bile tekrar tekrar karıştırırsınız eski sayfaları. Zaman zaman çeşitli eleştirilere maruz kalsa da, sanıyoruz; onun edebi yönü tartışmaya açık değildir. Zaten eserlerinin 62 dile çevrilmesi ve 100’den fazla ülkede yayımlanması da bunun büyük en büyük kanıtıdır.
Orhan Pamuk eserleri, nedendir bilinmez; dünyaca okunmasına rağmen; ülkemizde çok satılan ama az okunanlar arasındadır. Biz de bu sebeple, kendisinin farklı kitaplarından bazı anlamlı alıntıları bir araya getirdik. Kim bilir, onun eserlerinden herhangi biriyle henüz tanışmadıysanız; belki biz bir vesile oluruz sizi onunla tanıştırmaya…
1. “Her akıllı insan hayatın güzel bir şey olduğunu, amacının da mutlu olmak olduğunu bilir, dedi babam üç güzel kızı seyrederken. -Ama yalnızca aptallar mutlu olur. Nasıl izah edeceğiz bunu?-“
Masumiyet Müzesi
2. “Kalabalığın kafamın içinde dur durak bilmeden dolanan uğultusu, orkestranın tangırtısı ve şehrin iniltisi sandığım amansız gürültü, ondan uzak olmanın huzursuzluğuymuş yalnızca.”
Masumiyet Müzesi
3. “İnsan mutluyken mutlu olduğunu bilmez.”
Kar
4. “Yalnız olduğum için Allah’a inanamıyorum, Allah’a inanamadığım içinde yalnızlıktan kurtulamıyorum.”
Kar
5. “Virgüllerle koşardım, noktalarla duraklar, ünlemlerde şaşardım! Ne kadar şaşırtıcıydı kitaplarda, haritalarda dünya!”
Kara Kitap
6. “Sessizlerin, anlatmayı bilmeyenlerin, kendini dinletemeyenlerin, önemli gözükmeyenlerin, dilsizlerin, o iyi cevabı hep olaydan sonra evde düşünenlerin, insanların hikayelerini merak etmediği o kişilerin yüzleri diğerlerinden daha anlamlı, daha dolu değil mi?”
Sanki anlatamadıkları hikayelerin harfleriyle kaynaşıyor bu yüzler, sanki sessizliğin, ezikliğin, hatta yenilginin işaretleri var onlarda.
Kara Kitap
7. “Hatıra yerine, onun yalnızca bir iziyle karşılaşmak, sizi bırakıp gitmiş ve hiç dönmeyecek sevgilinin koltuğun üzerine bıraktığı izine gözyaşlarıyla bakmaya benziyor.”
Kara Kitap
8. “Ben ağacın kendisi değil, manası olmak istiyorum.”
Kırmızı Saçlı Kadın
9. “Sonuçları düşünürsen özgür olamazsın. Özgürlük, tarihi ve ahlakı unutmaktır.”
Kırmızı Saçlı Kadın
10. “Hiçbir şey olmamış gibi yaparsanız ve gerçekten de hiçbir şey olmuyorsa, hiçbir şey olmaz sonunda.”
Kırmızı Saçlı Kadın
11. “Herkesin babası çoktur bu ülkede. Devlet baba, Allah baba, Paşa baba, Mafya babası… Burada kimse babasız yaşayamaz.”
Kırmızı Saçlı Kadın
12. “İnsan kendini bir dereceye kadar tanır; sonra ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir noktaya gelip takılır ve karşılıksız bir gevezeliğe başlar.”
Sessiz Ev
13. “Bir zamanlar dünyanın güzel bir yer olduğunu düşünürdüm. Çocuktum, aptaldım. Panjurları kapadım, sürgüyü çektim. Dünya orada kalsın.”
Sessiz Ev
14. “Kafamda bir tuhaflık var, ne yapsam bu alemde yapayalnız hissediyorum kendimi.”
Kafamda Bir Tuhaflık
15. “Herkesin bildiği gibi; şeref meselesi gibi laflar, aslında insanların birbirlerini gönül rahatlığıyla öldürmeleri için icad edilmiş bahanelerdir.”
Kafamda Bir Tuhaflık
16. “Vatandaşlarımızın şahsi görüşleriyle resmi görüşleri arasındaki farkın derinliği, devletimizin gücünün kanıtıdır.”
Kafamda Bir Tuhaflık