Hawaii adalarının ilginç ve çeşitli kültürel ögelerinden birine bakıyoruz. “He’e Holua”, modern haliyle “Dağ Sörfü”, Hawaii yerlileri tarafından volkan tanrısı Pele’yi onurlandırmak için yapılan bir etkinlik. Bu enteresan kültür şimdilerde herkesin gidip yapabileceği eğlenceli bir aktivite haline gelmiş durumda. Dağ sörfünün kökenlerine ve tarihine bir bakalım.
Hâlâ dağ sörfü (Heeholua) yapılan nadir yerlerden biri Kona Yanardağı’nda
Hawaii yerlilerinin Heeholua dedikleri “sporun” kökenini bulmak için Kona’daki 900 rakımlı Kaneaka Dağı’na gidiyoruz. Burası Heeholua sörfü yani Hawaii dağ sörfünün son kalıntılarını barındırıyor. Hualalai volkanının sarp eteklerindeki bu dağ sörfü bölgesinin 1814’te Kral Yüce Kamehameha tarafından yaptırıldığına inanılıyor. Lav taşları ve çakıldan yapılan bu sörf yolları, Kona’nın volkanlarından denize kadar uzanıyor. Bu yolların orada olmalarının gerçek sebebini bilmeden yanından geçip gitmeniz de pek bir olası. Yüzyıllar önce bu araziler Hawaii erkeklerinin kendilerini kanıtladıkları, çeşitli spor aktiviteleri ve etkinlikler yapılan sosyal toplanma alanlarıydı.
Dağ sörfünün (Heeholua) tarihi
Eski tarihlerde spor daha çok Hawaii soylularına özgüydü ve yarışmacılar, özel günlerde bu sporu yapan Hawaii şefleri oluyordu. Bunun da ötesinde Heeholua; Hawaii toplumunu oluşturan kadın, erkek ve çocuklar arasında da oldukça popüler ve sık icra edilen bir spordu. Yine de bu sporu yapanlar genelde Hawaii’nin yetişkin erkekleriydi. Heeholua etkinliklerinde bahis oynamak bu sporun kültürünün ayrılmaz bir parçasıydı. Katılımcılar ve izleyiciler, favori sörfçüsüne bahis oynayarak zaten izlerken yürekleri ağza getiren bu spora fazladan bir enerji, heyecan ve atmosfer katıyordu.
150 yıllık bir tarihi olduğuna inanılan dağ sörfü, adaya gelen Hristiyan misyonerler tarafından üretken olmayan, tehlikeli ve pagan kültüründen gelen bir spor olarak görüldüğü için bastırılmaya çalışıldı. Hawaii kültürü ile özdeşleşmiş boks, mokomoko ve Hawaii bowling’i denebilecek ulu maika gibi sporlar hep bahis üzerine kurulu olduğu için Batılı misyonerler tarafından uygun görülmedi ve dağ sörfü de 19. yüzyılda Hawaii kültüründeki popülaritesini kaybetti. Fakat bu sporların popülarite kaybı düşmanca tavırlar yüzünden olmadı. Hawaii yerlileri 19. yüzyılın başlarında büyük ölçüde Batı kültürünün etkisine girmekteydi ve birçok eski spor rağbette değildi. Bu eski sporlar, yerlerini yenilerine bırakmaktaydı ve bu sebeple birçoğu unutuldu ve kayboldu. Hayatta kalmayı başarmış geleneksel Hawaii sporlarına örnek olabilecek Heeholua ise modern çabalar sayesinde resmen bir canlanma yaşıyor.
Heeholua, Papa Holua adı verilen bir kızak aracılığıyla yapılıyor
Hawaii’nin yerli kültürü ve mitolojisiyle derin bir bağı olan Heeholua sporu, yaklaşık üç buçuk metrelik odun kızaklarla yapılıyor. Bu kızaklar üstüne yatılacak bir platform ve sörfçünün ayağa kalkmasında yardımcı olan tutacaklardan oluşuyor. Sörfü yapan kişi, yüzüstü olacak şekilde kızağa yatıyor ve kendini aşağı doğru itiyor. Bir kısım yol kat ettikten sonra kızağın üstünde ayağa kalkarak ya da dizlerinin üstünde çömelerek kendini yönlendirip hızını kesip artırabiliyor. Heeholua yapan kişi bazen etkileyici bir biçimde, saatte 35-40 kilometreyi bulacak hızlara ulaşabiliyor. Sporun ana amacı kızağın üstünden düşmeden gidilebilen maksimum mesafeyi katetmek. Heeholua sörfçüsü kızağın üstünden düştüğünde, düştüğü yer işaretleniyor ve en uzak mesafeyi kat eden bu ölüme meydan okuyan yarışın kazananı oluyor.
Dağ sörfü (Heeholua) rotaları
Hawaii’de bugüne kadar kırktan fazla dağ sörfü rotası keşfedildi. Lav taşları ve çakıldan oluşan bu yollar spor 19. yüzyılda popülaritesini kaybetmeden önce yapıldı. Genelde eğimli dağ yamaçları ve dik tepelere yapılan bu yollar 60 metreden, olağanüstü durumlarda 6 kilometreye kadar uzanabiliyor. Tek bir sporcunun geçişi için tasarlandıkları için genelde genişlikleri 4 veya 5 metre olan bu yollar bazen 18-20 metre kadar geniş olabiliyor. Yerliler ihtiyaç duyulduğunda; dağ sörfü yollarını yaparken çamur, kaya ve çevrelerindeki bütün doğal olan etkenleri kullanıp sörfçü için tehlike arz edebilecek çukur ve engelleri dolduruyorlardı. Bazen belirlenen yolu yumuşatmak için çimen ve gevşek çamur gibi maddeler de kullanılıyordu.
Keşfedilen bu arkaik yolların şüphesiz en ünlüsü Hawaii adasında bulunan “Keauhou Holua Dağ Sörfü” yolu. Bu yol doğal lavların akım yolları üzerine yapılmış. Holua sörfüne bazen “lava sörfü” denmesinin sebebi de bu. Günümüzde fazlasıyla hasarlı olsa da bu yol zamanında deniz kenarından pistin başına kadar yaklaşık 1,6 kilometre kadar bir uzunluğa sahipti.