Büyük gün geldi çattı. Avrupa Şampiyonasındaki ilk maçımızı bugün Türkiye saati ile 16:00’da Hırvatistan ile oynuyoruz. Milli Takım için milletçe tek yürek olmuş durumdayız. Akıllarda 2008 yılındaki Avrupa Şampiyonası zaferlerimiz, kalplerde ise galibiyet arzusu ile yanım tutuşuyoruz. Peki bizim Milli Takımımız için milletçe tek yürek olmamızı sağlayan sebepler neler? Onları sizin için derledik…
1- Gücümüzü tarihten almamız…
Ay yıldızlı formamız için hangi efsane isimler ter dökmedi ki… Lefter Küçükandonyadis mi desek? Yoksa Metin Oktay mı? Tanju Çolak, Cemil Turan… Kısacası gücümüzü tarihimizden almamız her şeyi açıklamaya yeter…
2- Futbol; eninde sonunda Türkler’in kazandığı bir oyundur…
2008 Avrupa Şampiyonası’nı hala unutamıyor oluşumuzun bir sürü sebebi var. En büyük sebeplerden biri de 20 Haziran 2008 yılında oynadığımız Hırvatistan maçının 120. dakikasında mucizevi bir şekilde topu ağlara gönderip, yenildik, her şey bitti derken tekrardan bizi oyuna döndüren Semih Şentürk de yer alıyor. Bugün ise tatlı bir tesadüftür ki yine Hırvatistan ile karşılaşıyoruz:) Umarız ki son dakika golüne gerek kalmadan rahat bir galibiyet alırız…
3- Şu çılgın Türkler…
Gelelim 2002 Dünya Kupası’na. O kupanın da tadı bir başkaydı. Japonya saatine göre oynanan maçlar yüzünden okullarda, iş yerlerinde takip edilen efsane turnuva bir bakıma bizim gençlik ve çocukluk dönemlerimize tekabül ediyor. Senegal maçında İlhan Mansız’ın altın gol’de attığı o muhteşem gol bizi sokaklara dökmüştü… Biz artık Şu Çılgın Türkler’dik.
4- Hakan Şükür’ün Dünya Kupalarındaki en erken golü atması (9.saniye)…
Dünya 3.sü olduğumuz 2002 Dünya Kupasında Türkiye’mizin turnuvayı güzel bir şekilde sonlandırdığı o gol unutulmazlarımız arasında olmaya devam ediyor.
5- Zor zamanlarımızda bize tüm acıları unutturmaya yeten zaferler…
Türkiye’mizin peşini bırakmayan terör laneti ve bunun gibi üzücü bir takım başka şeyler sebebi ile geçirdiğimiz zor zamanları bir an olsa da unutturmaya yeten zaferlerimiz…
6- Oktay Derelioğlu’nun tüm defansı ipe dizip attığı muhteşem gol…
Rakip defansları hayata küstüren oyuncularımız da mevcut…
7- Emre Mor’un bizi aşırı heyecanlandırması…
https://www.youtube.com/watch?v=AZGxgqbvCHw
Adam olacak çocuklarımız var. Geleceğe dair daha umutluyuz…
8- Tüm farklılıklara rağmen tek yürek olmamızı sağlayan ay-yıldızlı formamız
İşte bu forma! Kırmızı-Beyaz renklerimiz. Ülkedeki birbirinden farklı tüm kesimleri tek bir çatı altında toplamaya yetiyor. Fenerbahçelisi, Galatasaraylısı, Beşiktaşlısı, Trabzonlusu, Bursalısı… Kısacası bütün renkler artık tek bir renk oluyor. KIRMIZI-BEYAZ!
9- Futbol’un bizim için basit bir oyundan fazlası olduğu gerçeği…
Bunu daha iyi anlayabilmek için şu olayı paylaşsak yeter herhalde. Başkumandan Mustafa Kemal Paşa, düşmana son darbeyi indirmeye hazırlanırken, taarruzun yeri ve tarihini son derece gizli tutmaya özellikle dikkat eder. Cepheyi son kez teftiş etmek ve bu konuda yüksek rütbeli subaylarla son toplantıyı yapmak isteyen Mustafa Kemal Paşa, teftiş esnasında bütün yüksek rütbeli komutanların toplanacağı Akşehir’de ilgiyi başka yöne çekmek gerektiğini düşünür. Bunun için bir futbol maçı düzenlenmesini önerir. 28 Temmuz 1922 günü Akşehir’de, subaylar arasında iddialı bir futbol maçı tertiplenir. Bu maç, Anadolu Ajansı ve gazeteler vasıtasıyla yurda ve bütün dünyaya duyurulur. Başkumandan ve diğer yüksek rütbedeki komutanların futbol maçını seyretmeye gidecekleri yolunda gazetelerde yayınlanan haberler, dünya kamuoyunda Türklerin taarruza girişmeyecekleri yolundaki kanaati daha da kuvvetlendirir. O gün yapılan taarruz ile düşman büyük bir yenilgiye uğratılır…
10- Dilden dile dolaşan Milli Takım şarkıları…
Ve Tarkan’ın efsaneleşen şarkısı… 2002 Dünya Kupasında bizim için ayrı bir öneme sahip olmuştur…
11- Ve 2016 Avrupa Şampiyonası için futbolcularımızın söylediği şarkı…
https://www.youtube.com/watch?v=OxEfmZ1TwZE
Biz dünyanın en büyük aşığı olabiliriz. Biz uğrunda yüz kere bin kere ölebiliriz…
BONUS: BEKLE AVRUPA BEKLE KUPA…
ÇÜNKÜ BİZ BİTTİ DEMEDEN BİTMEZ