Bazı futbolseverlere göre Dünya Kupası’ndan bile daha değerli bir turnuva olduğu düşünülüyor. Biz de en değerli kupayı alıp yani Şampiyonlar Ligi şampiyonu olup görevinden ayrılan teknik adamları inceledik.
1. 1957 Jose Villalonga Llorente
İspanyol teknik adam 1955 ile 1957 yılları arasında İspanya’nın en fazla kupa kazanan takımı Real Madrid’i çalıştırdı. Bu süreçte İspanyol devi ile iki La Liga, iki de Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonu olan Jose Villalonga oyuncu kadrosu ile yaşadığı problemler sebebiyle 1957 yılında görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Sonraki süreçte bir başka Madrid ekibi Atletico Madrid’in başına gelen Villalonga, üç yılda kırmızı-beyazlı takımı çalıştırıp iki Copa del Rey (İspanya Kral Kupası), bir de UEFA Kupa Galipleri Kupası’nı kazandı.
2. 1959 Luis Carniglia
Arjantinli teknik adam da Jose Villalonga ile aynı kaderi paylaşanlardan. 1957-1958 ve 1958-1959 yılları arasında Real Madrid ile iki Şampiyon Kulüpler Kupası, bir La Liga şampiyonluğu yaşadı. Luis Carniglia’nın gönderilme sebebi ise 1959 yılında Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Fransız ekibi Reims’i 2-0’lık skorla geçtikleri maçta Macar golcü Ferenc Puskas’ı oynatmamak oldu. Takımın en önemli isimlerinden biri olan oyuncuyu oynatmayınca hem oyuncu kadrosu, hem de yönetimle arası bozulan Arjantli teknik adam istemeyerek de olsa “Şampiyon Bırakanlar” listesinde kendine yer buldu.
3. 1962 Bela Gutmann
Macar teknik adamı günümüzde duymayan yok gibidir. 1959 ile 1962 yılları arasında çalıştığı Portekiz ekibi Benfica’da iki lig (1959-1960, 1960-1961) ve iki Şampiyon Kulüpler Kupası’nı (1960-1961, 1961-1962) kazanmayı başaran Gutmann 3 senelik Benfica döneminde son derece başarılı bir performans sergilemişti. Bu başarıyı ücretinde zam ile ödüllendirmek isteyen Macar teknik direktör yönetime zam talebiyle çıkınca, kulüp yöneticileri ile arası bozuldu ve görevden ayrıldı. Görevden ayrıldıktan sonra sarf ettiği cümleler ise öngörüden çok adeta beddua gibiydi: “Benfica, 100 yıl boyunca Avrupa kupası kazanamayacak.” Bu süreçten sonra defalarca Avrupa Kupaları’nda final oynayan Portekiz ekibi ise henüz Avrupa’da kupa kazanabilmiş değil.
4. 1963 Nereo Rocco
İtalyan teknik adam 1961 ile 1963 yılları arasında ülkesinin takımlarından Milan’ı çalıştırdı. Bu süreçte bir Serie A şampiyonluğu (1961-1962), bir de Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğu (1962-1963) yaşayan Nereo Rocco, meşhur defansif taktik anlayış olan Catenaccio’nun da fikir babalarındandı. 1963 yılında kazandığı Şampiyon Kulüpler Kupası’nın ardından oynattığı sıkıcı futbol nedeniyle kulüp yönetimi tarafından görevine son verildi.
5. 1971 Rinus Michels
Hollandalı teknik adam hayatını kaybeden Johan Cruyff’un mükemmelleştirdiği Total Futbol sisteminin fikir babası. 1965 ile 1971 yılları arasında Ajax’ı çalıştıran Michels, dört Hollanda Ligi şampiyonluğu (1965-66, 1966-67, 1967-68, 1969-70) ve bir Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğu (1970-1971) yaşamıştı. 1971 yılında Yunan ekibi Panathinaikos’u 2-0 yenen Ajax’ın teknik direktörü tüm dikkatleri üzerine çekti. Bunun sonucunda Katalan ekibi Barcelona ile anlaşan Hollandalı böylelikle “Şampiyon Bırakanlar” kervanına eklenmiş oldu.
6. 1986 Emerich Jenei
Romen teknik adam, meşhur komünist lider Nikolay Çavuşesku’nun Steaua Bükreş’i yönettiği yılarda teknik direktörlük kariyerinde zirve yaptı. 1985-1986 sezonunda Fenerbahçe’nin Fransız devi Bordoeux’u Şampiyon Kulüpler Kupası’nda saf dışı bıraktığı turnuvanın bir başka sürprizi de Romanya ekibi Steaua Bükreş’in finalde Barcelona’yı penaltılar sonucu eleyerek kupayı müzesine götürmesi oldu. Kazanılan kupadan sonra Çavuşesku tarafından ödüllendirilen Jenei, 1986 yılında Romanya Milli Takımı’nın başına getirildi ve ülkesiyle birlikte 1990 yılında İtalya’da düzenlenen Dünya Kupası’na katılmaya hak kazandı.
7. 1993 Raymond Goethals
1991 ile 1993 arasında çalıştırdığı Fransa’nın köklü kulüplerinden Marsilya ile üç kez Ligue 1 şampiyonluğu (1990-91, 1991-92, 1992-93) yaşadı ve bir kez de Şampiyonlar Ligi kupasını (1992-93) kaldırdı. Valenciennes ile oynanan lig maçında önce Marsilya’dan bir takım yetkililerin rakip takımdan Jacques Glassmann, Jorge Burruchaga ve Christophe Robert ile temasa geçip 1993’te Milan’ı yendikleri Şampiyonlar Ligi finali öncesi hem oyuncuların sakatlanmaması hem de maçı kaybetmeleri için şike teklif ettiği ortaya çıktı. Davanın sonuçlandığı 1994’te Marsilya ikinci, Valenciennes ise üçüncü lige düşürüldü. Marsilya’nın 1992-93 sezonu lig şampiyonluğu, 1993 UEFA Süper Kupa ve 1993 FIFA Kıtalararası Kupa şampiyonluklarının yanı sıra dava sonuçlanmadan Şampiyonlar Ligi’ne katılma hakkı da UEFA tarafından elinden alındı. Küme düşen takımın hocası Belçikalı teknik Raymond Goethals’de Fransa’dan ayrılıp ülkesinin takımlarından Anderlecht ile anlaşma sağladı.
8. 1997 Ottman Hitzfield
İsviçreli teknik adamın hikayesi de Rinus Michels’e benzer. 1991 yılında Alman temsilcisi Borussia Dortmund’da işbaşı yapan Hitzfield’in görev süresi 1997 yılında FİFA tarafından verilen “Yılın Teknik Direktörü” ünvanıyla son buldu. Bu süreçte iki Bundesliga şampiyonluğu (1994-1995, 1995-1996) ve 1997 yılında Şampiyonlar Ligi finalinde Juventus’u 3-1 mağlup eden takımın teknik direktörü forsuyla yeni sezonda Almanya’nın en çok kupa kazanan takımı, Bavyera ekibi Bayern Münih ile anlaşma sağladı.
9. 2004 Jose Mourinho
Kendini “Special One (Özel biri)” olarak tanımlayan Portekizli teknik adam 2004 yılında Porto ile Fransız ekibi Monaco’yu 3-0’lık skorla mağlup edince, Chelsea kulübünün milyarder sahibi Roman Abromovich’in dikkatini çekti ve 2004-2005 sezonuna İngiltere Premier Ligi’nde merhaba dedi.
10. 2010 Jose Mourinho
Chelsea’den sonra rotasını İtalyan devi İnter’e kıran başarılı menajer, burada da başarılarını devam ettirdi ve 2010 yılında Bayern Münih’i Diego Milito’nun attığı gollerle 2-0 devirerek Şampiyonlar Ligi şampiyonu unvanını yeniden elde etti. Porto döneminde olduğu gibi kupayı kazandıktan sonra birçok kulübün radarına giren Portekizli menajer tercihini İspanya’dan yana kullandı ve Real Madrid ile sözleşme imzaladı.
11. 2013 Jupp Heynckes
Alman teknik direktörün kariyeri 2012-2013 sezonunda adeta tavan yaptı. Katıldığı turnuvalardaki kupaları silip süpüren Heynkes, bu süreçte bir Bundesliga, bir Almanya Kupası şampiyonluğu, bir kez de Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı. Katıldığı tüm turnuvalarda zafere ulaşan tecrübeli teknik adamın kulüpten ayrılış şekli listedeki diğer meslektaşlarıyla hiçbir türlü benzeşmiyor. Şampiyonlar Ligi finalinde Borussia Dortmund’a karşı alınan 2-1’lik galibiyetten sonra kariyerine zirvedeyken son vermek isteyen Heynkes emekliliğini açıklayarak görevinden ayrıldı.