Yazdığı öykü, deneme ve şiirlerindeki derinliğe, edebi güce rağmen, Borges’i diğer yazarlardan ayıran bizce en büyük özelliği, yazdıklarıyla değil okuduklarıyla övünmesidir. Onun bu konudaki tevazusu, birikimi ve edebi serveti ile doğru orantıda yükselmiştir.
Borges’in dünyasına giren bir daha çıkmak istemez. Onun hem yazarken ve hem de okurken, kitaba dair önem verdiği tek şey vardır; beklenen zevki vermesi. Aradığımız tadı bulamadığımız hiçbir kitapla zamanımızı harcamamamız gerektiğini öğütler.
Güney Amerika’nın dünyaya bir armağanı olan Jorge Luis Borges’in büyülü gerçeklik dünyasına ait, bizi kendine hayran bıraktıran sözlerini derledik.
1. “Konuşmak, bir şey söylemek değildir.”
2. “Bence kitap okumak, aşık olmaktan veya seyahat etmekten aşağı kalan bir deneyim değildir.”
3. “Unutmak en iyi intikamdır.”
4. “Adım adım gelen körlük o kadar acıklı değil. Ağır ağır gelen bir yaz akşamı gibi.”
5. “Eğer uzay sonsuzsa, biz uzayın herhangi bir noktasındayız. Eğer zaman sonsuzsa, biz zamanın herhangi bir noktasındayız.”
6. “Kimi zaman iyi okurların, iyi yazarlardan bile ender bulunduğundan kuşkulanıyorum.”
7. “Diktatörlük rejimleri, baskı, biat ve gaddarlık doğurur. Ama en kötüsü, aptallığı yaygınlaştırmasıdır.”
8. “Az miktarda okuyun, ama tekrar tekrar okuyun; gerçek ve kurmaca arasında hiçbir fark yoktur ve geçmişin tamamı belleğimizde kalanlardan ibarettir.”
9. “Hedef unutmaktır. Daha önceden varmıştım.”
10. “Ben zevk peşinde koşan bir okuyucuyum. Kitap almak kadar şahsi ve muhterem bir konuda, görev duygumun işe karışmasına hiçbir zaman izin vermedim.”
11. “Okumak yazmaktan öte bir iştir; daha uysal, daha uygar, daha entelektüeldir.”
12. “Kim, hiç değilse bir kerecik olsun, bir gün batımında dolaşırken ya da geçmişinde kalan bir günü kafasında şekillendirmeye çalışırken sonsuz bir şeyler yitirdiğini düşünmemiştir ki.”
13. “Cennetin her zaman bir kütüphaneye benzediğini hayal etmişimdir.”
14. “Uyumak, dünyadan çekip almaktır kendini.”
15. “Eğer evrenin gerçek bir görüntüsüne sahip olabilseydik, belki de onu anlayabilirdik.”
16. “Gerçekler hayal değildir, ama hayaller gerçek olabilir.”
17. “Aşkı ilk defa yaşamak gibi, denizi ilk defa görmek gibi, Dostoyevski’yi keşfetmek de insanın hayatında önemli bir tarihtir.”
18. “En parlak başarılar sözcüklerle perçinlenmezse ışıltılarını kaybederler.”