Dünyanın en çok takip edilen liglerinden biri olan İngiltere Premier Lig’de 9. hafta geride kaldı. Yüksek tempo, mücadele, agresiflik ve oyun iştahının en üst düzey olduğu ligle ilgili bu hafta akılda kalan 6 detayı listeledik.
1. Guardiola yönetimindeki City yoluna dolu dizgin devam ediyor
Muhtemelen Avrupa’nın en formda takımından söz ediyoruz. Şu ana kadar 12 resmi maça çıkan Manchester City, bu karşılaşmalardan 12 galibiyet 1 beraberlik elde ederek tarihinin en iyi sezonlarından birini yaşıyor. Özellikle en yakın rakibi Manchester United’ın puan kaybettiği haftada kendi sahasında sürpriz yaşamak istemeyen Pep Guardiola’nın öğrencileri rakibi Burnley’i 3-0 gibi net bir skorla mağlup ederek puan farkını beşe çıkardı. Sakatlıktan dönen Aguero, Arjantinli stoper Otamendi ve kanat oyuncusu Leroy Sane’nin attığı gollerle rakibini devirmeyi başaran Manchester’ın mavi yakası, zirve yarışında en güçlü benim mesajını rakiplerine gayet net bir dille vermiş oldu.
2. Manchester United sürpriz mağlubiyet ile ağır yara aldı
Kendini yıllar sonra yeniden şampiyonluk yarışının içinde bulan Manchester United, bu hafta Huddersfield Town karşısında 2-1’lik skorla mağlup olarak adeta şok yaşadı. Ligin yeni ekibinin vasat kadrosu karşısında zorlanmaması beklenen Jose Mourinho’nun öğrencileri, beklenmeyeni yaşayarak lider City’nin de kazanmasıyla zirveden bir adım daha uzaklaşmış oldu. Ev sahibinin ilk 11’inin kadro değerinin 33 milyon Euro olmasına karşın, “Kırmızı Şeytanlar” 284 milyon Euro değerinde bir kadroyla mücadele etti fakat buna rağmen yeşil sahalarda her şeyin para olmadığı bir kez daha ispatlanmış oldu.
3. Tottenham, Liverpool’u ezdi geçti!
Lige istediği gibi başlayamayan Londra ekibi yavaş yavaş kendine geliyor. İlk 5 maçta yalnızca 2 galibiyet alabilen Mauricio Pochettino’nun öğrencileri, son 4 maçta 12 tam puanı cebine koymayı başardı. Sezon başından bu yana ligde 8 gol ile takımını sırtlayan İngilizlerin paha biçilemeyen santraforu Harry Kane, Liverpool karşısında alınan 4-1’lik galibiyette 2 gol-1 asistle oynayarak 3 puanın baş mimarlarından biri oldu. Deplasman ekibi Liverpool’da ise eleştiri okları artık Jurgen Klopp’a dönmeye başladı. Şampiyonluk parolasıyla başlanıldığı sezonda, kısa sürede zirveyle oluşan 12 puanlık fark taraftarının gerçekten canını sıkıyor. Ligde 9 maçta kalesinde 16 gol gören Merseyside’ın kırmızı yakası buna çözüm bulmadığı takdirde ilk 4 hedefi bile ütopik kalabilir.
4. Özlenen Arsenal geri mi dönüyor?
Bu hafta bir başka spektaküler sonuca da Arsenal imza attı. Alexis Sanchez ve Mesut Özil’in ayrılma isteğinden dolayı krizde olan “The Gunners”, zorlu Everton deplasmanından 5-2’lik çarpıcı bir galibiyetle geri döndü. Sezon başından bu yana belki de ilk defa hayal edilen hücum üçlüsüyle(Sanchez, Mesut, Lacazette) sahaya çıkan Arsene Wenger, bu hamlesinin meyvelerini 5 gollük zaferle almış oldu. Ev sahibi Everton’da ise Hollandalı teknik adam Ronald Koeman topun ağzında. Sezon başında yapılan yüksek bedelli transferlere rağmen küme düşme hattında(18.sırada) bulunan takımda hafta içi teknik direktörlük değişimi yaşanabilir.
5. Son Şampiyon geç açıldı
Geçtiğimiz yılı 93 puanla şampiyon tamamlayan Chelsea bu sezona gereksiz bir kadro revizyonuyla başladı. Hem oyuncu kalitesinin geriye gitmesinden ötürü hem de teknik direktör Conte’nin taşları henüz yerine oturtamaması nedeniyle geçen seneki futbolunu oynayamayan Londra temsilcisi, bu hafta Watford karşısında zorlanmasına karşın sahadan 4-2’lik galibiyet ile ayrılmasını bildi. 87.dakikaya kadar berabere giden oyunda, savunmacı Cesar Azpilicueta ve 90.dakikada yedek golcü Michy Batshuayi sahne alarak takımına 3 puanı kazandıran oyuncular oldu. Lider City’i 9 puan geriden takip eden Chelsea maçlarını kazanıp, rakibinin hata yapmasını bekleyecek.
6. West Ham United’da eski dost Slaven Bilic’in koltuğu sallantıda
Sezon başında Chicharito, Marko Arnautovic, Joe Hart ve Pablo Zabaleta gibi önemli isimleri takıma kazandıran West Ham’ın kadrosundan Jose Mourinho bile etkilenmişti;” Şampiyonluğa oynayacaklarmış gibi kadro yapıyorlar”. Ama Londra ekibinde işler şu ana kadar Bilic’in istediği gibi gitmedi. Son olarak iç sahada ligin yeni ekiplerinden Brighton&Hove Albion’a 3-0’lık skorla boyun eğen West Ham, puan tablosunda 8 puan ile 16.sıraya kadar gerilemiş vaziyette. İlk sezonu hariç West Ham’ı bir türlü yukarıları zorlayan bir ekibe dönüştüremeyen Hırvat taktisyene faturanın kesilmesi an meselesi.