2004’te ansızın hayatımıza girmişti Hellboy. Kendisiyle dalga geçen anti-kahramandı. Özellikle Ron Perlman’ın show yaptığı bu çizgi roman uyarlaması film bizim gönlümüzde taht kurmuştu. 4 senenin sonunda 2008’de kaldığı yerden taht kurmaya devam etti. 3’üncü filmi çok bekledik, gözümüz yollarda kaldı ama sil baştan yapmaya karar verdiler her şeyiyle birlikte ve hikayeyi en başa aldılar. Magazinsel olaylarla gündeme geldi, fragmanından daha çok başka konular konuşuldu. Gelin hep beraber hem işin magazin tarafına inelim hem de ufak ufak filmi inceleyelim!
Kamuoyundan filme büyük tepki !
Orijinal Hellboy gönlümüzde taht kurdu demiştik. 2008’den sonra başrol Ron Perlman kamuoyu yoklaması alıyor 3’üncü film için. Tabi bunu duyan bizlerin içi kıpır kıpır oluyor ve halktan aldığı bu gazla yapımcıların kapısını çalıyor Perlman. Sonrasında da 3’üncü filmin çekilmeyeceğini duyuruyor. Buraya kadar her şey normal ama aynı hafta içerisinde Hellboy’un sil baştan çekileceğini başka bir yapımcı başka bir yönetmen duyuruyor. Kendimizi sanki bir kavganın içerisinde hissettiğimiz bu durumda böyle bir sonucun çıkması büyük tepkilere yol açtı. Not: Görseldeki Hellboy’u Ron Perlman canlandırmıştır.
Fıkra tadında hikaye
Sil baştan olan filmlerin sıfırdan başlamasına özellikle Örümcek Adam’da şimdiye kadar 3 kez şahit olduk o yüzden bu filmde de bunun yapılmasından şikayetçi değiliz. Hellboy’un nasıl Hellboy olduğunu filmde serpiştirilen sahnelerden anlıyoruz. Peki konusuna gelecek olursak da temeldeki konu şöyle; Hellboy arada kalıyor, iyiyle kötünün, karanlıkla aydınlığın. Burada bir seçim yapması gerekiyor. Temeldeki konu tatmin edici diyebiliriz ama Kral Arthur ve onun bir taşa saplı kılıcına gelince yüzlerce kez farklı farklı yerlerde izlediğimiz artık bizim için fıkraya dönüşen bir dala ayrılıyor ana konumuz. Film kendi içinde bu durumla dalga geçse de bu monotonluktan kendisini alıkoyamıyor.
“Hellboy’un Yolu: İngiltere”
Film Meksika’da başlıyor sonra baba ocağı olan Amerika’ya geçiyor ve ardından hiç anlamlandıramadığımız şekilde İngiltere’de devam ediyor. Biz bir ajan filmi izlemek istesek zaten başka bir film bulurduk.Yani Hellboy’u ajanlaştırmaya gerek yoktu. Neden böyle bir karar alınmış hiç anlamadık ayrıca İngiltere’de gerçekleşen olayların zayıflığı bizi oldukça üzdü.
Önce zombi şimdi yaratık
Resident Evil serisinin başrolü Milla Jovovich bu filmde kötü bir büyücü rolünde. Öncelikle ona o kadar çok zombi öldürmek yakışmıştı ki şimdi yaratıkların yanında yer almasına film bitene kadar bir türlü alışamadık. Tabii bu büyücü ile Hellboy arasındaki aşk hikayesi de o kadar ama o kadar altı boş gösterildi ki keşke hiç bu karakter olmasaydı dedik.
Yan roller sıcak limonata gibiydi
Sıcaklar da yavaş yavaş geliyor şöyle buz gibi bir limonata ne iyi giderdi. Peki ya sıcak limonata nasıl olurdu? İşte ne kadar olmayacaksa bu filmde de yan roller o kadar olmamış. Ergen bir medyumumuz, Asya’lı ne idiği belirsiz bir abimiz ve espri yapmaya çalışan bir babamız var. Neyse ki filmin en güzel sahnelerinde bu üçlüyü çok az gördük de tadımız çok kaçmadı.
Yapımcı gişeden mutsuz!
Yapımcı Mike Richardson (daha önce Maske 2,Ölümsüz Polisler gibi filmlerin de yapımcılığını üstlenmiş) gişeden oldukça mutsuz. Richardson ilk 3 günün sonunda 15 milyon dolar hasılat beklerken 12 milyon dolar hasılat elde etti.
Aradaki 15 yıla rağmen 15 milyon dolarlık eksiklik
2004’teki Hellboy’un bütçesi 68 milyon dolardı ama aradan 15 yıllık koca bir zaman dilimi geçmesine rağmen bu filmde bütçenin sadece 55 milyon dolara yakın olması bizleri oldukça şaşırttı. Enflasyonu vesaireyi hesaba katarsak oldukça az bir para ediyor…
Filmin en güzel yanı müzikleri
Filmin müzikleri bize kendini çok sevdirdi. Özellikle klasik müzikle başlayıp modern bir cover’la devam eden sekans için bile tekrar gideriz bu filme!
DC’nin efektleri, Marvel’in mizahı ve bolca kan !
Film bu şeytan üçgeni etrafında şekillenmiş. DC’nin CGI efektlerini almışlar ki bu da filmi oldukça karanlık hale sokmuş. (karanlıklar dünyasını da içerdiği için çok büyük sorun olmadı) Halbuki 2004’te biz Hellboy’u efektleri için değil makyajları için sevmiştik…
Sonra kendi içinde farklı bir mizahı olan Hellboy’un karakterine Marvel mizahı yüklemişler ki bu filmde çok çocukça durmuş çünkü filmde inanılmaz çok kan var. +15 olması bizi çok şaşırttı kesinlikle +18 olmalıydı. Özellikle filmin bazı bölümlerinde etrafta kopan organlar üstümüze sıçrayan kanlar vardı. DC ve Marvel’in yapmadığı bu kanlı görüntüleri önümüze getirdiği için teşekkür ederiz ama…
“Efektleri tam güzel yapacakken paramız bitti !”
…Ama bazı yerlerde efektlerin birbirinden farklı olması çok ilginç geldi. Bahsettiğimiz fark kalite farkı. Bazı yerlerde efektler çok kaliteli bazı yerlerde de vasatın sadece biraz üstündeydi. Sanki bu düşük bütçenin son kuruşuna kadar harcayıp bazı yerleri eksik bırakmışlar gibiydi. Ayrıca Marvel ve DC’nin bir film için ayırdığı bütçelerin yanında Hellboy’unki çocuk oyuncağı kalır. Eğer o kadar sağlam efektli bir şey yapmaya niyetin varsa – ki var- bu bütçe maalesef yeterli olmaz…
Orijinal Hellboy’u aradık…
Gerek yönetmenini (Guillermo del Toro) gerek başrolünü (Ron Perlman) gerekse aşırı sempatik su yaratığını (Abe Sapien) oldukça aradık. Keşke yola ilk kadronun en azından yarısıyla çıkılsaydı çok daha iyi bir film olurdu bizce. Sonuçta 58 yaşında en yaşlı süper kahraman olarak ilk iki filmde olduysa 69 yaşında da olurdu… Ya da biz fan gözlüğümüzü an itibarıyla takmış bulunuyoruz…
Denklem sevenleri buraya alalım ! Hellboy denklemi
Şimdi bu filmde kan var vahşet var yani çocuk kitleye yönelik değil. +18 kitleye yönelik ama +18’lik kitle de ilk iki filmi çok sevdiği için bu sefer her şeyin sil baştan olmasını istemezdi ( ki filmi beğenmeyenlerin tamamına yakını ilk iki filmi çok seven grup). Peki stüdyolar Ron Perlman 3. Film isteğini geri çevirip neden yeniden Hellboy serisi çekmek istemiş olabilir? Biz buna bir yanıt bulamadık… Umarım siz bulursunuz.
Süper Kahraman filmleri arasında nefes aldık !
Genellikle olumsuz eleştirdik ama eski filmlerine kıyasla yaptık bunu eğer tek film olarak bakarsak belirttiğimiz kadar kötü bir film değil hatta ve hatta vizyonda bu kadar DC ve Marvel rüzgarı eserken böyle başka bir çizgi romanın başka bir yapımcıdan çıkması bizim için çok güzel oldu. Çünkü ne DC ne de Marvel filmleri gibiydi. Ne kadar eleştirsek de bunu Hellboy karakterini sevdiğimiz için yaptık. Siz de süper kahraman filmleri arasında bir farklılık arıyorsanız tam da aradığınızı bu filmde bulabilirsiniz.