Gezi Parkı’nın yıl dönümlerinde herkesin aklına yüzlerce sembol gelir. Türkiye siyasi ve sosyal tarihine damgasını vurmuş bir direnişin üzerinden biz hayvanseverlerin aklında kalan görüntüler de kimi yerde iç ısıtan, kimi yerde yüreğimizdeki burukluğu tekrar hatırlatırcasına ruhumuzu sıkıştıran anılar. Ama her şeyin ötesinde patili dostlarımızın her koşulda bizi nasıl da yalnız bırakmadıklarını bir kez daha hatırlatıyor o anılar. Ve biz de o 3-5 ağacın dallarına yuva yapan ve gazlardan dolayı yumurtalarını bırakıp gitmek zorunda kalan kuşları, gaz bombaları ve darbelerle sakat kalıp boğulan kedi ve köpekleri unutmadık. Sadece kayıtlara geçebilen 8 köpek, 63 kedi ve 1028 kuşun kaybettikleri canı unutturmayacağız…
En başından itibaren bizimle olan…
Direnişin sembollerinden biri haline gelen…
Oracıkta tanıştığı insan dostuna merhamet duyan…
Ama bir diğerinden tekme yiyerek akıllara kazınan…
Toma nedir bizimle birlikte orada, o gün öğrenen ve korkusuzca kafa tutan…
Bizimle aynı biber gazından etkilenen…
Gezide kurulan onlarca ücretsiz veteriner çadırında hayata tutunma savaşı veren…
Bizimle yorulan…
Bizimle çevreyi koruyan…
Parkta yara alan minik bedeninde verdiği direnişle şu an 4. yaşına giren…
Hiçbir koşulda bizi yarı yolda bırakmayan…
Patisini ruhumuzda, sevgisini yüreğimizde hissettiğimiz binlerce can…
Hiçbirinizi unutmayacağız.
Yakın zamanda gezi parkındaki köpekler belediye ekipleri tarafından iğneyle bayıltılarak toplanmıştı. İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz.
Kaynak: 1