Filmekimi 2014 programı, bünyesinde Cannes’dan ve diğer önemli festivallerden eli kolu ödülle dönen başarılı yapımları bir kez daha bizimle buluşturmak için geliyor. İstanbul’da 11-17 Ekim tarihlerinde yapılacak olan Filmekimi, bu yıl Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Urfa ve Trabzon gibi illerde de gösterim yapacak.
Bilet satışı 27 Eylül’de başlıyor! Elinizi çabuk tutun!
The Disappearance of Eleanor Rigby: Them
New York’ta yaşayan bir çiftin geçirdiği zorlu bir dönemi ele alan iki ayrı filmden oluşan seride, çiftin hikayesini iki farklı bakış açısından aktarılanlarla dinliyoruz. Aslında Him ve Her adlı iki farklı kesitten oluşan filmi festivalde tek bir filme kurgulanmış olarak izleyeceğiz. İlişkilere kadın ve erkeğin farklı bakış açılarını çok gerçekçi bir şekilde yansıtan film Cannes’da Belirli Bir Bakış ödülünü aldı. Baş rollerinde ise kızıl afet Jessica Chastain ve İskoç afet James McAvoy var. Afetler çarpışıyor kısacası.
Whiplash
The Spectacular Now filminde piç çocuğun konvansiyonel kıza aşık olma hikayesiyle yıldınızı iyice bileyen Miles Teller’ın bir caz davulcusunun yaşadığı zorlukları canlandıracağı Whiplash, müzisyenlerin her zaman öyle “kızları kaparım keyfime bakarım” tarzı bir hayatı olmadığını alabildiğine gerçekçi bir dille gözler önüne seriyor. Filmde Teller’ın koçunu ise J. K. Simmons oynuyor.
Boyhood
Richard Linklater’ın uzuuuun soluklu projesi Boyhood, 2002’den 2014’e, 12 yıllık bir sürede geçen, aynı oyuncuları bu 12 yıl boyunca izleyen, oyuncuları da film boyunca yaşlanan, senaryosu çekim süresi sırasında hem de oyuncuların müdahalesiyle yazılan deneysel ve çok özel bir film. Boyhood, önetmen Richard Linklater’ın tabiriyle “bir oğlanı birinci sınıftan 12. sınıfa kadar izleyen ve üniversiteye gidişiyle biten, anne-baba ile çocuk arasındaki ilişkinin öyküsü”.
Maps to the Stars
Realizmin babası David Cronenberg’in gerçekçilik terörünü Hollywood’a yönelttiği bir batı kültürü taşlaması olarak karşımıza çıkacak olan film, baş rolünde Julianne Moore’u bulunduruyor. Moore bu performansıyla Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu rolüne layık görüldü.
Two Days, One Night
Belçika işçi sınıfının çektiği çilelere Marion Cotillard aroması katan yeni Dardenne kardeşler filmi, her iş yerinde yaşanan vahşi rekabeti ve orman kurallarını olabilecek en yalın ve en sert gerçekçilikle anlatıyor. Filmin, çoğu otorite tarafından Dardenne kardeşlerin en iyi filmi olarak kabul edildiğini belirtelim.
Mommy
2014 Cannes Jüri Ödülü’nü kazanan yapım, anne olgusuyla takıntılı Xavier Dolan’ın yine annelik kavramını sorgulayan bir filmi. Bazen şiddete meyilli bazense fazla sevecen sorunlu ergen oğlu Steve’i tek başına büyütmeye çalışan dul anne Diane’ın hikayesinin anlatıldığı film ödülünü Jean-Luc Godard ile paylaşıyor.
Leviathan
Cannes’dan En İyi Senaryo ödülüyle eve dönen film, Andrey Zvyagintsev imzası taşıyor ve günümüz sansasyonel Rusya’sının üzerine eğiliyor.
Goodbye To Language
Cannes Jüri Ödülü kazanan film, Jean-Luc Godard’ın küreselleşmeden devlet şiddetine, klasik müzikten aşka birçok konsepte dokunduğu konusuyla deneyselliğini bozmayarak yönetmenin 83 yaşında olmasına karşın sinemanın yaşlanmayan krallarından olmasını başarıyor.
A Pidgeon Sat on a Branch Reflecting on Existence
http://www.youtube.com/watch?v=MhpedyLXevo
İsveçli usta yönetmen Roy Andersson’ın “yaşayanlar” üçlemesinin son halkası olan film, insanoğlunun yaklaşan kıyametini mükemmel bir kara mizahla veriyor. Fragmanını izleyin, anlayacaksınız.
White Bird in a Blizzard
Shailene Woodley ve Eva Green’in baş rollerinde oynadığı dram, 17 yaşındaki Kat’in baskıcı annesi Eve’in evi terk etmesinden sonra keşfettiği cinselliğini, annesinin gidişini inkarını, büyüme sancılarını gizem ögeleriyle harmanlıyor.
Bridges of Sarajevo
http://www.youtube.com/watch?v=qsK94bzxlgY
Konumu gereği, Balkanların çok uluslu ve çok savaşlı yapısından nasibini alan Saraybosna, ara dayağı yiyen şehirlerden. Savaşın bitmesine karşın izlerini hala üzerinde taşıyan bu kent, on üç yönetmenin bir araya gelerek çektikleri savaş filmlerine arka plan oluyor şimdi. Balkan kültürüne ayrı bir sempatisi olanlar ve burada yaşananları bilenler mutlaka izlemeli.
White God
http://www.youtube.com/watch?v=c0M_P_exD1Q
Cannes’da Belirli Bir Bakış bölümünde En İyi Film ödülünü alan White God, Lessie ya da alıştığımız şu sadık, salyalı köpek ve onun şirin çilli örgülü sahibi gibi bir bağ yerine köpeği filmin anti-kahramanı yapıyor ve hem ebedi bir dostluğu aynı zamanda da şehirde patlak gelen vahşi bir devrimi konu alıyor. Perspektifi son derece ilginç olan bu filmi kesinlikle kaçırmayın.