Koca bir şirket yerine Minecraft gibi neredeyse tek bir kişi tarafından geliştirilen, yayınlayıcı şirketlere, lisanslara, bağlı olmayan; bağımsız ruhu pekiştiren en iyi indie oyunlar, sevenine gelsin!
Ellere kuvvet!
25. Dustforce
Her biri farklı özelliklere sahip dört ayrı temizlikçiden birini seçip envai çeşit ortamda temizlik yaparak sorumluluklarını yitirmiş insanların geride bıraktıkları döküntüleri temizlemeye ve bu döküntüleri temizlerken de oradan oraya zıplamaya çalıştığınız bir oyun Dustforce. Amansız düşmandan anladığınız şey masanın üstünde biriken toz ise tam sizlik bir oyun.
24. Legend of Grimrock
Legend of Grimrock’ta işledikleri şuçlardan (veya işlemedikleri, zira suçsuz olabilirler) dolayı Grimrock dağına hapse gönderilen ve oradan kurtulmaya çalışan 4 karakteri yönetiyorsunuz. Eski tarz RPG oyunları seven gamer’lar için mükemmel seçim.
23. Anomaly 2
22. The Binding of Isaac
Küçük Isaac’in annesi Tanrı’nın ona olan inancını kanıtlaması için Isaac’i kurban etmesini istediğinde Isaac bodruma kaçar ve orada sırasıyla düşmanlarıyla, kayıp kardeşleriyle, korkularıyla ve en sonunda da annesiyle yüzleşir. The Binding of Isaac rastgele oluşturulan bölümlerden oluşan bir aksiyon rol yapma oyunudur (RYO). Oyuncuların Isaac’e yolculuğunda eşlik ederken gizemli yaratıklarla savaşmasına imkan sağlayan, Isaac’in görünümünü değiştiren ve ona süper insan güçleri kazandıran garip hazineler bulacaklar, sırlar keşfedecekler ve onun güvenliğini sağlayacaklar.
20. TowerFall
19. World of Goo
World of Goo, Goo Dünyası’nın sevimli yaratıklarını kullanarak kule inşa etmeye çalıştığınız 2 boyutlu bir oyundur. Oyunda, Goo Dünyası’nda yaşayan şirin yaratıkları kullanarak kuleler inşa edecek ve musluktan içeri girmeye çalışacaksınız. Oyunu geçmek için kimi zaman kuleler yetmeyecek ve köprü oluşturmanız gerekecek. En az Goo’yu kullanarak musluktan en çok Goo’yu geçirmeyi başarabilirseniz oyunu geçebilirsiniz.
18. Don’t Starve
Bir iblis tarafından hapsedilerek gizemli bir doğal dünyaya yollanan Wilson adlı cesur bir bilim adamını kendinize karakter seçeceğiniz bu hayatta kalma oyununda asıl görev bu dünyadan kaçmak ve evinize geri dönmek için çevrenizi uygun bir şekilde kullanabilmek. Hilkat garibeleri ve tehlikelerle dolu bir dünyada hayatta kalma güdülerinizi takip etmek çok hoşunuza gidecek.
17. The Swapper
Ana temasına içinde türlü türlü oyunlar dönen bir uzay üssünü almış, alayına felsefe yapan ve insan doğasını sorgulayan, insanın varlığını devam ettirebilme adına başkalarını nasıl manipüle edeceğini ortaya koyan, arka planında oyundan bağımsız derin bir dünyayı barındıran bir oyun The Swapper.
16. Gone Home
Ana karakteri kontrol edebildiğimiz bir kitap tadında olan bu bağımsız oyun, macera kategorisine girebilir. Oyunda bir yıllık Avrupa seyahatinden gelen ailenin büyük kızı Katie’yi kontrol ediyoruz. Katie Avrupa’da fink atarken Amerika’da yaşayan aile bir eyaletten başka bir eyalete taşınıyor. Katie eve döndüğünde bir bakıyor evde kimsecikler yok. Sonrası evdeki eşyalardan ailenin biz yokken ne haltlar karıştırdığını bulmaca.
15. Spelunky
Çok eğlenceli bir platform oyunu. Elinde kamçısı Indiana Jones gibi bir arkeolog olarak türlü düşmanlar ve ölümcül tuzaklarla dolu zindanlarda hazine toplayıp zor durumdaki hanım ablaları kurtarıyorsunuz. Gerçekçiliği ziyadesiyle yerinde olan bu indie oyun roguelike olmasıyla da aynı level’ları oynama derdini ortadan kaldırıyor.
13. Path of Exile
Diablo ve Torchlight tarzı rpg’lere çok benzeyen Path of Exile, İzlandalı bir developer şirket olan Grinding Gear Games şirketinin bebeği. Bir aksiyon rpg’sinden beklenen ne varsa veriyor. Diablo 3 çıkmadan önce beklemekten tırnak yiyenlerin canını zamanında iyi kurtarmıştı.
12. Hotline Miami
Kim olduğunuzu hatırlamıyorsunuz. Karşınızda duran hayvan maskesi giymiş 3 adam size geçmişte berbat işler yaptığınızdan bahsediyor. Daha sonra bütün olayın açığa çıkması için “işlerinin bitirilmesi gerekenler” listesiyle çıkıyorsunuz bir yolculuğa. Hotline Miami, 2012 yılında sadece bağımsız bir oyun olarak değil, pek çok iri kıyım yapım arasından sıyrılarak en iyiler arasında yer almıştı.
11. Guacamelee
2 boyutlu bir başka platform oyunu olan Guacamelee, Super Mario Bros. ve Minecraft gibi oyunlara yaptığı göndermelerle de sempatimizi kazanıyor.
10. Dust: An Elysian Tail
Dean Dodrill tarafından neredeyse tek başına geliştirilen 2 boyutlu platform oyunu, eğlenceli mekanikleri, keyifli diyaloglarıyla kendini hemen tüketiyor.
9. To The Moon
Oyunda Sigmund Agency of Life Generation isimli kuruluşun iki doktorunu kontrol ediyorsunuz. Bu kuruluşun amacı ölmek üzere olan insanların anılarına girip son isteklerini gerçekleştirmek, en azından zihinlerinde… Gerçek hayatta yapamadıkları şeyleri anılarıyla oynayarak yapmışlar gibi bir izlenim yaratıyorsunuz insanların beyinlerinde ve bu yarattığınız simülasyon içinde insanlar daha mutlu ve huzurlu bir şekilde ölüyorlar. Hikayesiyle adeta bir visual novel (görsel roman) olma özelliği taşıyan oyun, Kan Gao isimli bir developer tarafından çok küçük bir ekiple geliştirilip piyasaya sürülmüş.
8. Limbo
Oyuncularını şaşırtan değişik bir görsel tasarım kullanılarak hazırlanan sanatsal platform oyunu Limbo, tamamıyla siyah beyaz bir dünyada geçiyor, yönettiğimiz karakterin ve dünyada yaşayan canlıların sadece gözlerini görebiliyoruz. İşte sadece bu unsurlar bile Limbo’yu günümüzdeki sıradanlaşmış oyunlardan ayırabiliyor. Son yılların öne çıkan bağımsız oyunlarından.
7. Fez
FEZ’de Gomez isimli bir varlığı yönetiyorsunuz. Varlık diyorum zira kendisi sevimli hayalet Casper’a veya Eti Puf’un içinde de olan Marshmallow’a benziyor (böyle de reklam yaparım). Gomez’in yaşadığı dünyada her şey yolunda giderken bir gün büyük bir altın küp parçalara ayrılır ve aynı anda Gomez’in kafasına bir fes konar. Fes başıma fes başıma diye boşuna söylemiyorum yani, Gomez’in amacı ise kırılan tüm küp parçalarını toplamak ve o büyük altın küpü yeniden bir araya getirmektir, eğer bunu yapamazsa dünyası yok olacaktır. Bizler de oyun boyunca Gomez’i yönetiyor ve ona yardım ediyoruz. FEZ, ilk bakışta tipik bir 2 boyutlu platformu oyunu gibi gözüküyor, ancak fesi başınıza giydiğiniz andan itibaren oyunun yapısı tamamen değişiyor ve 3 boyutlu bir dünyada 2 boyutlu bir platform oyunu oynuyorsunuz.
6. FTL: Faster Than Light
Faster Than Light, bir uzay gemisi stratejisi oyunu. Space opera seviyorsanız bayılacağınız, oldukça nostaljik 2 boyutlu grafikleriyle sizi çocukluğunuza geri götürüyor.
5. Bastion
Bastion temelde aksiyon ve rol yapma elementlerinin harmanlandığı bir oyun. Rol yapma kısmı ise kullandığınız silahların çeşitliliği, sizin ve cephanenizin gelişim süreci ile oynanışa katabileceğiniz ekstra özelliklerde gizli. Kutulu olmayan oyunlara olan önyargıyı kıran cinsten.
4. Cave Story
tek kisi tarafindan hazirlanan*sahane bir platform/adventure oyunu. hikaye eglenceli, 3 farkli sona sahip, sirin, sahane muzikleri olan, mutlaka oynanmasi gereken bir oyun. İnternet üzerinden indirip bedava bir şekilde oynayabilirsiniz.
3. Super Meat Boy
Edmund McMillen ve Tommy Refenes tarafından geliştirilen Super Meat Boy, Team Meat isimli bağımsız oyun şirketinin bir ürünü. Oyunda Meat Boy isimli koyu kırmızı renkli, küp şekilli karakteri kontrol ediyoruz. Asıl amacımız yine küp şekilli, ağır bandajlı Bandage Girl isimli kız arkadaşımızı şeytani bilim adamı Dr. Fetus’ten kurtarmak. Oyun bölümlere bölünmüş, birden fazla alternatif son ve 300’den fazla level var. Ellere kuvvet!
2. Minecraft
Markus Presson’ın geliştiriciliğini yaptığı efsane oyun, Aydınlanma Çağı’nda geçiyor ve istediğiniz her yapıyı inşa etmenize olanak sağlıyor. Lost dizisi misali bir kayıp adaya düşmüşlük hissiyle hayatta kalma güdülerinizi harekete geçirebileceğiniz bir oyun.
1. Braid
Zamanın akışını değiştirerek oynanan, aşırı bağımlılık yapan bir platform oyunu Braid. Jonathan Blow isimli bir bilgisayar mühendisinin girişimi. Mükemmel bir oyun geliştirebilmek için koca bir şirkete ihtiyacınızın olmadığının en güzel ve oynanabilir kanıtı olan Braid, indie oyunlar listemizin bir numarası!
